Edebistan Tüm Yazılanlar
Kış günlerinde üç beş kişilik guruplar toplanır kendi aralarında eğlenir, konuşur, vakit geçirirdi. Bu guruplara “barana” denirdi. Bunların birinde ke...
Vaktiyle Manisa’nın bir köyünde, ailesinin nafakasını kazanabilmek için, canını dişine takarak çalışan güzel huylu, mert bir çiftçi yaşardı. Daha saba...
Satarım makineleri bakarım başımın çaresine diyorum. Kaç senedir diyorum bunu? Beş senedir. Satarım makineleri bakarım başımın çaresine, az etmezler. ...
Geceydi. Yalnızdı. Mezar kapısının yapışkan, soğuk koluna dokunduğunda içinde garip bir his uyandı. Korkuyor muydu yoksa? Böyle bir his acaba onu en s...
Camiden içeriye adımını atarken sallandığını, yalpaladığını düşündü. Şaşkındı. Ne yapacağını bilmez bir şekilde ayakkabılarını çıkardı. Yüzü gül...
“Her şey bir hikâye miydi, bir kurgu muydu?” diye sordu. “Hayır. Yani evet! Hem öyle, hem de değil. Bir dahaki karşılaşmamızda meselenin aslını ken...
Yolundan döndürülmüş, hayalperestlikle suçlanan biriydi o. Durmadan tıkanan bir soluğun… “Şimdi beni dikkatle dinlerseniz, ne demek istediğimi a...
kötü kötü baktı yollara.. bitkinlik ve hınç karışımı. hiddetden bıyıkları titrerken, nedense için için güldü. altı yana uzayan yedi kuyruklu kay...
mehmed ali verçin’e bunu hâlâ kimseye söylemedi: altı yedi yaşlarındayken bir zelzeleyi başlatmışdı. kırk küsur senedir ve elliye dayanmış merdübâ...
Havada yoğun bir sıcaklı var. Sabahın erken saatleri bile sıcağın dayanılmaz hararetinden nasibini alıyor. Anlım terden ıslanmış. Dokunduğumda parma...
Sevinç Çokum Hanımefendi’ye Aydınlıklar evlerin kırmızı kiremitten çatılarına, gökdelenlerin doğuya bakan yüzlerine az sonra vuracaktır. Bir şafak ...
Azıcık aklı olan köşe bucak kaçmalı işaretlerden. Keşke kaçabilseydim ben de. Ama olmadı. Ben kaçtıkça o üzerime geldi ben onu yok saydıkça, o kıpı...
Slm… Nslsın? İii. Senden.. Eh işte :- ( Dedemle aramız limoni. Senle evlenmemi istemiyo. Nedenmilş o.. Seni tanımıyormıuş… Sen ta...
“Anne, bak! Korsan oldum ben.”diyor. Beş – altı yaşlarında var yok. Çocuk kırmızı kasketini bir gözünün üzerine kaykıltmış. Parmaklarına silah şekli v...
Saatlerdir çarşının içinde dönüp duruyordu. Bir dükkândan çıkıyor diğerine giriyor, sonra bir başkasına… Cebindekileri zaman zaman kontrol ediyor, ...
“Merhaba. Oynayalım mı?” “Olur.” “Adım Orçun. Senin adın ne?” “Ahmet. Şu yukarıdaki evlerde oturuyoruz.” “Sizin mahallede çocuk parkı yok ...
Dünyanın en büyük kahve üreticisi Bay Alba, sinirden saçını başını yoluyordu. Büyük umutlarla girdiği son pazarda kelimenin tam anlamıyla çuvallamıştı...
Kar yağıyor. Rüzgârın ıslığı pervazlardan sızıyor, kapı altlarından giriyor, bacadan üfürüyor; neticede duvarlar daha bir soğuyor. Sobanın üzerinde ka...
Aylardan Ramazan… Günlerden Çarşamba… Huzurlu bir bekleyiş… Sokak derin bir uykudaydı. Her zamanki gibi, o taş gibi sert kanepenin kenarın...
Hava soğuk. İnsanın iliklerine işliyor. Ellerini birkaç defa sıcak nefes üfledi. Defalarca birbirine sürdü hızlıca. Evden çıkarken aldığı abdest iç...