Edebistan Tüm Yazılanlar
Adam ölmüştü. Bu düşünce sarmıştı zihnini. Ellerini toprağa değdirdiğinde, yakıcı bir sıcakla karşılaştı. Etrafına baktı önce. Görebildiği, toz duman ...
Andrei'yi ilk kez gördüğümde ona, kendisinden daha çok yıpranmış olan diğerlerinden biraz daha fazla üzüldüğümü söylemeliyim. Gözleri çivit mavisi, ke...
Hırıltılı nefesiyle hatırlıyorum, yanımdaydı, koltukta . Yolda görüp onu almakla iyi mi ettim bilemiyorum ama başına bir gelecek vardıysa bunu çoktan ...
Elif’i ilk defa bugün, deniz kenarına götürdüm. Bebek arabasından indirip sahile bıraktım. Hevesle ama tökezleyerek ilerledi. Yaklaştıkça denize...
Tam karşımda oturuyor, gözleri dudaklarımda, kulakları bir tilkininki kadar hassas, olanca dikkatiyle bana yoğunlaşmış bakıyor. Sadece o değil konuşma...
-Evini çok merak ediyorum kızım, diye çekingen bir tavırla seslenmişti. Bunalmıştı, aynı odada günlerini geçirip durmaktan. Mekân değiştirmek, iyi ola...
Kara bulutlar, o kara gün de, bile isteye, karalığını göstere göstere, tüm azametiyle ve acımasızlığıyla yerleşti dağının eteğine.Sanki yıllardır bura...
Bana inanmıyorlar. Haklılar da. Çok inandırıcı değilim. İkna kabiliyeti olmayanın inandırıcılığı da olmazmış. İkisi aynı şey değil mi zaten. Ne saçmal...
Şehrin ışıklarının uzaklardan ağarak içeriye yansıdığı loş otel odasında başını yastığına gömmüş, uykuyla sıkı bir pazarlığa tutuşmuştu. Otelin yanıp ...
Ben uzaklardayken bana söylendiğine göre kapalı tutulduğu dört duvar arasında, kirli beyaz çarşafının üzerinde oturup, başını havaya kaldırıp, gözleri...
İki bin dokuz yılı Eylül ayında İlahiyat Fakültesi’ne bir kız çocuğu geldi. İmam Hatip’i yeni bitirmişti. Kayıtlarda görevliydim ve onu görür görme...
Kapıyı açtı. İçeri girdi. Kapıyı dünyanın yüzüne çarptı. Emin olmak için kolu büktü, sarstı. Ayakkabılarını çıkardı. Dünyayı kapının önüne dizdi. A...
Olmayacağından korkulan şeyler… Olması, olmamasından acı şimdi! ‘’Taşa basma! Çocuğun olmaz!’’ Kaç gün önceydi. İki gün sonra gidecektik. Çok zaman ge...
- Ne yapıyorsun Satı, in aşağıya ordan! Bak düşeceksin, bir yerin sakatlanacak. Allah Allah! Gece yarısı, bahçe duvarının bir metrelik yüksekliğini...
Katırın üzerindeki semere, yoğurt kaplarını, sefer taslarını büyük bir dikkatle bağlarken, küçük parmakları hızlı ve mahirdi. Dokuz, on yaşlarında kar...
" Günlerden bir gün ..."diye başlayan bir hikâyeyi ensesinden tutup fırlattım ki onunla karşılaşmamıza kadar gitti. Tam hatırlayamasam da Gogol’un Bur...
Dünyanın bu yarısı karanlıkta; İpek çamaşırlarıyla saten nevresim takımının üstünde kayar gibi döndü. Pürüzsüz iki nesnenin çıkaramadığı ses, gecey...
Bin birinci gecenin sabahında: Uyuyamıyordu. Kalktı. Akşamı düşündü. Aklında gitgide büyüyen o soru. “Ne anlatacağım?” Evin içinde amaçsız do...
Rabia Ünlü Demir’e… Zülalin gözleri siyah. Zeytin siyahı. Değirmi yüzüne ipek şallardan koyuları daha bir yakışıyor. Duru yüzü, iri dudakları belir...
Edebiyat ve hayat birbirinden bağımsız, birbirine uzak kelimeler midir? Yazar, yazıyorken ve yaşıyorken iki ayrı dünyaya ya da iki ayrı bakış açısına ...