Edebistan Tüm Yazılanlar
her terk ediliş sonrası boynunu dağıtmaktan yoruldu zarafet nefesinin yaslı kıvrımlarında boğulmaktan kendine bin huy sirayet ettiğine içerleyerek ...
Şikâyetçi değilim rüzgârın şiddetinden Eğer atiye kök salacak bir ağaç isem… Hafif bir rüzgârda topraktan sökülüp giden Nazenin bir fidan misali...
Şimdi her şey yeni baştan başlıyor Hiç başlamadığı yerden yeni baştan İçrede bir yerde mündemiç bir çığlık Haykırabilmek istediği yere yanaşıyor ...
özlemim maziye değil kartonların karton yaprakların yaprak rafların raf olduğu zamanlara... rafların tozuna değil... binlerce kitap içinde sıra...
Bir köpeği denize atsan Bir kediyi, bir atı Ha deyip çıkarlar suyun içinden Beni atsan denize O derinlik dengemi bozar Aş(ı)k olurum Ve ...
Gül yazan şevkıyıla âh ü figanum söylenür Şöre oldum şehr içinde dâstanum söylenür Dostâne nakl olalı dert ü gussam kıssası Her ağızda ...
yağmur anası avucumda anahtar oyuğu hileli bir örgüyü sürdürür hayat taşıdıklarım dönerse kedere ezerse renklerimi vehimler kıvılcımdan yangı...
bir şansımız daha olabilirdi bir aklımızın olduğu gibi bir kararımız olabilirdi ne bileyim bir bakımlık gök bir müzik habire çalıyor hayatımızd...
Şiirimizin hayatiyet arz etmesi gerçekten de yüzünün hayata dönük olmasındandır. Peki, bu 'döndüğümüz' hayat ne ölçüde şiire girebilir? Olduğu gibi ...
HAMDİ’DEN BİR GAZEL Sabrım libâsını yine sad pâre eyledin Tîr-i gamınla bağrımı pür yâre eyledin Saldın dilime zülf-i perişân hayâlini Kûy-i huzurdan beni âvâre eyledin Ben çâre bulmak ister idim hasta gönlüme Derdinle sen beni dahi bî-çâre eyledin Dil hücresinde yakalı şem’-i hayâlini Pervâne gönlümün heves...
eyvah! yaz bitti geçemedim eyvanlı aşklardan iki hececik kalbine gizli bir nehir gibi müterennim akıyorken baygın kokulu karanfiller eller, ku...
bugün şaşkınlığı çaldırdım ölebildim az şaşırarak bugün ben dul kaldım acımasız şiirlere tutunarak bir çocuk büyüttüm adı sel gibi aldı götürd...
Sorunlu coğrafyanın öksüz çocukları Deli fişek gibi Zaman çarkları döndükçe Fırat ve Dicle akar ya Geçmişten gelen ölüm Vadisini paklar mı? Bi...
Demir aldı gemi limandan Deniz köpüre köpüre yarılıyor Martılar balıkçının tepesinde bağırıyor hep bir ağızdan Bir çocuk taş sektiriyor denizin üst...
Bir duvarın omzuna da yaslanılabilir Göğsünde ağlanılır soğuk bir kaldırımın Kapısında rüyalarımı çocuklar giysin diyen dil Rüzgârın sekizlik esi...
Avucuna bıraktım; sıcak ve çırpınan, canlı hala, ama bir ölüden çıkan… Avucuna bıraktım; ateşten kırmızı ve ateşten daha yakıcı. Y...
Ben ki saçlarına çokça aklar berkitilmiş Bir Semud’um. Uzundu saçlarım, gürdü, omuzlarıma akardı Ben kestirmedim, barbarlar kısalttılar. ...
Sevgili dut ağacımın yerinde Baktım ki şimdi yeller esiyor… Çocukluğumun arkadaşı, sırdaşı, Ne çok şeyi paylaşmıştık ey gönlümün yoldaşı. Gölgen...
erkekler birleşmiş bir masada -ama bak -de ki dinle, her pahası ödenmiş bir dostluğun tadını yalnız onlara verdik- birleşebilir mi erkekler bir kad...
Alıngan günlerin savurduğu boğuk seslerdik Birikirdik boyuna masalın ortasındaki ağaçta Üzgün yağmurlar geçerdi aklımızdan Kasabaları uyutmayan d...