yalnız beni ısırıyor içimde beslediğim köpek
yüzüme gülmeyi ihmal etmeden son bir öpüşe hazır gibi
fırçasını yirmi birinci yüzyılın tam ortasına batırarak
bıyık altından gülüyor son cinayet taslağı üzerinde çalışırken
itinayla kotarılmış nicel gerçekliğin kafasına bir hançer gibi
değseydi yüzüme bir kere sıcacık nefesin diye umarken
henüz hayal edemediğim portakalın kokusundan sıyrılarak
kasıklara kadar inen yangı kızıl bir bukalemunken
mahzende pençesine düştüğü seçilmiş bir ölünün tırnakları
rüzgârın soğutamadığı alındaki sancıyı yedeğine alarak
bronz mendillere işlenmiş sevdaları göndere çeker ama
sınırı izinsiz geçen ipe sapa gelmez bir yalı çapkını
aşkın kundaklandığı hayat kadınlardan soğutur insanı
olanca ihtişamıyla bir seyyah suskunluğu yanında
kuşlara yol gösteren parmaklarım var benim dostlar
alkışla kargış arasında cüzzama yakalandım özgürce
parantezin içinde kalmayı zül sayan bir çıkmaz sokak
kör bir atın toynakları altında ezilen narin gün ışığı
karıncalarla yuvarlanıyor ebruli bilyeleri rehin alarak
çıplak ayaklarıma dehşetle göz diken akbabalara inat
kaidesinden şikayet eden bu bedeni alıp götüreceğim
en geç gelecek sonbaharda dünyanın kaç bucak kaç kulaç
olduğunu anlayacak soğuk terler döken gıpgri bir gökle
ortalamanın neresinde olduğunu düşünecek gece boyu
yabancısı olduğu bir şehrin sütunları arkasına saklanarak
dalalete kılavuzluk eden ters rüzgarın tesiriyle dönen
yumuşak dokulu eklemler yüzünden kaybedildi bu savaş
çırpındıkça melankoli teşhisi konan paslı toplu tabanca
kafasını duvarlara vura vura sureta sonbahara giren
hiçbir şablona sığmayan güzeller güzeli utangaç arkadaş
istatistikler yalan söylüyor haykırışın çetelesidir gerinen
diri ve sarmal bir ihtilaldir gecenin gündüze kavuşması
yarasalar zarar görür çünkü özlemi koyulaştırır giderken
sahte belge düzenlemekten ödül almış bir böcek tohumu
insan aşkın kör noktasının ürünüdür demiş ölü bir filozof
dağ dağa kavuşmuş ben sana zıpkın yemiş gibi bakıyorum
ayağının tozuyla her gelen geçip gidiyor işten atın bu casusu
yalnız beni ısırıyor içimde beslediğim köpek
1961 Amasya – Taşova doğumlu. Evli 6 çocuk babası.Kızılırmak, Martı, Muştu, Edebi Pankart, Aylık Dergi, İzdiham, Yedi İklim, Türk Edebiyatı, Aydos, Dil ve Edebiyat, Mahur Beste ile Birnokta, Karayılkı gibi dergilerde yazdı. Eğitimci olan şairin Fena Halde İyiyim ve Siyah Kuğu adlı iki şiir kitabı bulunmaktadır.