
Göğsümü örseleyen
kuyuların uğultusu
hüzünlü bir şarkı gibi
vururken alnımıza;
yazı ürperten yağmurlar
simsiyah kelimelere yağsın.
Aynanın kabuğunu kırsın
tuz ve rüzgâr.
İçimizin sancısı;
boşalsın toprağa
durulanmış sözlerle.
Karın beyazı üzerinde
bende ayaklanan gece;
mermerin beyaz karesinde
asılı kalsın. Durağan.
İpince bir beyazı büyütürken yeryüzü;
bir rengin özüne varmak umudu.
Boş aynalarda asılı kalan sabahlar;
karanlığa dokundukça parlar.
Kokusunu duyduğum baharı
yeşilliklerin ıslak fısıltısını
getiren mavi rüzgâr;
dök içimize mesafeleri
taşta uyuyan yorgunluğumuz
dirilsin. Çakılsın
dil yaralarına yıldızlar.
Günahlar tutmasın
perçem ve paçalarımızdan.
Yağmur durmadan yağsın
anlamlı sesiyle.
Başımız bir ormanda uyansın.
Hacettepe Üniversitesi Almanca Biyoloji Öğretmenliği’nden mezun oldu. Aynı üniversitenin Fen Fakültesi Sistematik Zooloji Bölümü’nde yüksek lisans yaptı. TÜBİTAK Deniz Bilimleri Çevre Araştırma Grubu’nun projelerinde araştırmacı olarak çalıştı. Şiirleri halen Edebi Kültür Dergisi sitesinde yayınlanmakta.