yanık burçlar üstüne tüneyen esinti
damarlarını karar kuşatılmış renklerin
ki gök serin bir yerdi
vaktinde uyanırdı üstelik ölüler
asra tevil edilen sitem ile
sıcak ve gülünç kalabilen
hançer damıtır naif çeperlerinden
dengeyi korumakla malûl
yılların ufuklara sarkıttığı heyelan
en çok anneler duyulur
işrak nöbetlerinden
kedilerin açtığı yaralarda tüylenen
bir sırra amade, doğu
küçük kentlerin efsunuyla beraber
dökme kurşun yüklenir ay
perçeminden
halbuki serin bir yerdi
aşk lafzıyla ancak tutuşurdu perdeler
rahminde yar sesi çınlayan tarih
onulmaz yıkıntılar bırakır suya
yazgı, kirli yüzüyle akşamları
bir veba
asılır doruklarına annelerin