HERKES SÜRMENAJ OLABİLİR Mİ?

Herkes sürmenaj olabilir mi?

bu günlerde, kendime ve bazı yakın dostlara hava atıyorum:

«entel olduğum ortaya çıktı.»

«nasıl yani?»

«sürmenaj olmuşum. bir cümle yazı yazamıyorum. beyinsel bir araz, yani, intellektlikle ile ilgili…»

hava atıp duruyorum ve yazmadan durupduruyorum.

derken, maarif’den bir pasaj okumayayım mı!

mealen: «sana faidesi dokunacak bilgi, kendine dair bilgidir. kendini ne kadar biliyorsun? kendin hakkında ne biliyorsun? sen kimsin? neredensin/nereyesin? neylersin? neylemezsin?..» vs

bunu da okudum ya, artık ortadoğuymuş, uzakdoğuymuş, yakındoğuymuş, uzakbatıymış, yakınbatıymış, yakınkuzeymiş, uzakkuzeymiş, yakıngüneymiş, uzakgüneymiş… nasıl ilgineyim? yakın var, orta var, uzak var… iktisad, siyaset, savaş, teknoloji, moda.. var; amma, ben yokum. insan yok yani!

eh, gel keyfim gel!

değil tabii. birkaç gün sonra soru çıkıyor karşına: kendinle ilgili bilgi nedir? nasıl/nerden elde edilir, öğrenilir?..

/

sonunda bir görüntü tak ediyor: ahmet kekeç’e kravat taktırılıp fotoğraf çektirilmiş ve köşesine kondurulmuş (daily newspaper star’ın new face’iyle interesting olarak).

işte, dedim, kendi hakkında bir şeyiyenile(ttiril)miş hiç olmazsa. (nice bir vesile ve chef-persona tavsiyesiyle olduğu önemli olabilir, ama, medya dünyasında/arenasında bu önem konuşulmaz, off record’dur.)

yakışmış mı?

(allah gani gani rahmet eyleye) babasının (allah sabır vere) oğluna benzemiş. yani saçını ve sakalını kısaltmış; yani ‘adam’ gibi kestirmiş.

kravat mı?

bana, o anda birinden emanet alınıp fotoğraf çektirilmiş, gibi geldi…

gibisi fazla: besbelli.

kendi iradesi bir yana, vücudu da rahatsız bu kravat işinden… besbelli.

/

star’ın birinci sahifesi anlo-sakson yüzlü olmuş.

bilmem ki, ikisi dışında bay yazarların kravatlılığı (bir şekilde mecburiyeti mi?) bununla ne kadar alakalıdır, tahmini ve cevabı boyumu aşar.

ancak, önemli olan, star da, gazete kişiliği itibarıyle kendisi hakkında bilgi sahibi olmalı ki, yüzüyle ilgili değişiklik ameliyatını gerçekleştirmiş. yüzünü ingiltere meydanlarına, mesela piccadilli (miydi?) meydanına döndürmüş.

acaba dilinde de bir değişiklik olacak mı? bunu, ilerleyen günlerde star okurları görecektir, herhalde.

ancak, dil değiştirmek libas (ve takı) değiştirmeğe benzemez, karinesi, inkılabi/devrimsel mantaliteye rağmen cari ise, star gazetesi okurları biraz sabretmek zorunda.

vesselam.