bir gazetede, isabetli tesbitlerde bulunan bir yazı okumuşdum. yoksulların ve varsılların (fakirlerin ve zenginlerin, açların ve şişmanların) derdini ironi (cinas) makaslı rayda kesiştiriyordu: zayıflık. ikisinin de derdi zayıflık...
ikisinin de derdi aç kalmak.
birininki aç kalmamak için uğraşmak;
birininki aç kalabilmek için uğraşmak...
bu yazıdan muhayyilemde, çarpıcı bir temsil kaldı: zayıflamak, incelip ideal (kime ve neye göre ise..) beden ölçülerine sahip olmak isteyen, balık eti, seçmece amerikan (a.b.d.) sosyete bayanları ve aktrisleri ve mankenleri...
bir dergiyi ellerine almış, gıpta ve hased ile bir resme bakıyorlar. baktıkları resim, afrika ile ilgili bir haberin resmi. resimde, aile boyu, derisi kemiğine yapışmış afrikalılar...
resme gıpta ve hasedle karışık bakan a.b.d.’li bayanlar, zayıflayabilmek ve zayıf kalabilmek için diyetisyenlere (perhizcilere), seanslara, kürlere ve perhiz (diyet) yiyeceklerine kucak dolusu para dökenler.
bu nereden aklıma gelip gözümde canlandı?
imdi; bir devlet düşünün... vatandaşları (tabiyeleri/uyrukları), uyutabilmek için, çocuklarının karnını su ile doldurup yatırmak çaresizliğini yaşıyor; ve, bu ayyuka çıkmış, yani, kimi televizyon ekranlarına kadar yansımış...
işte bu devletin resmi televizyonu dahi, özellerle yarışırcasına, rekabet etme adına, saatlerce, yemek ve zayıflama (perhiz/diyet) programları yayımlıyor.
bu ahlaki mi (moda deyimle: etik mi), diye soramazsınız. cevab hazırdır: “ama yoksullar için de program hazırlayıp yayımlıyoruz; görmüyor musun.. hatta onlar için daha çok yapıyoruz...”
pekalâ: ey diyet, zayıflama, incelme modası peşinde koşanlar; ülkenizde, bir tane bile olsa, aç yatan insan (ve hayvan) varken, siz şişmanlamağa utanmıyor musunuz?
ve: ey devlet (her ne isen.. kim misin, cin misin; her ne nesne, nice şey isen)...
sosyalsin ha..
cumhurcusun, toplumcusun, ictimaisin ha...
cumhuriyetsin ha...
hukuk devletisin ha...
demokratiksin ha...
evet: batıcısın, laiksin, kemalistsin, evet.
ha, bir de: modernsin.
...
modernsiniz baylar-bayanlar, modern...
evet; modernlik, birey bazında da şöyle/böyle bir şey:
düşünmeyeceksin;
utanmayacaksın;
(utanmadan) yiyeceksin, şişmanlayacaksın;
şimanlığından dolayı sosyeteden utanıp, bunun bedelini diyetisyenlere ödeyeceksin;
zayıflama kürleri, seansları, yani diyet programları uygulayacaksın;
ilah’ı geçdik (maalesef ve estağfirullah!), insanlardan (bile) değil, sosyeteden utanacaksın...