Menu
OKUMA ACISI
Haberler • OKUMA ACISI

OKUMA ACISI

Okurun gözünü yolda koyan kitabın kıymetli olduğuna dair inanç taşıyanlar, kitabın yüreklerinde açtıkları yaraya da tahammül gösterirler. Ancak bu yara ne zaman kabul bağlar bilinmez. Bir sevgiliyi beklemek nasıl bir duyguysa, okur için bir kitaba kavuşma isteği de öyledir! Kitabın acısı bir intizardır, ancak ona susayanlar bilir bu susuzluğu!

Kitaba dair yaşadıkları acıları, üzüntüleri, iniltileri azaltan bir teselli ancak kitabın tesellisi olabilir bir okur için. Kitabın yolunu bekleyen bir göz, ışığı sönmeye yüz tutmuş bir mum gibi kalbini aydınlatacak çerağı beklemektedir. Ne zaman çıkıp gelecek, ne zaman kalpleri aydınlatacak diye gözleri yollardadır.

Bir ara Vahyin kesilmesi, Sevgili Peygamberimiz (s.a.v)’in kalbini hüzne boğmuştu. Vahyin kesildiğini düşünen Nebi’nin imdadına Duha Suresi yetişmişti: “Aydınlık sabahı düşün ve durgun, karanlık geceyi. Rabbin seni ne unuttu ne de darıldı: öteki dünya senin için [hayatının] bu ilk bölümünden mutlaka daha iyi olacak! Ve zamanı geldiğinde Rabbin sana [kalbinden geçeni] bağışlayacak ve seni hoşnut kılacak. O seni yetim olarak bulup bir sığınak vermedi mi? Ve yolunu kaybetmiş görüp seni doğru yola ulaştırmadı mı? İhtiyaç içinde bulup seni tatmin etmedi mi? Öyleyse yetime haksızlık yapma, yardım isteyeni asla geri çevirme ve [her zaman]Rabbini(n) nimetlerini an.” (Duha Suresi)

Allah Resulünü teselli eden Yüce Yaratıcı vardı ve o büyük kalbin her acısı, rahmani bir teselli ile huzura kavuşuyordu. Biz öyle miyiz? Kitabın tesellisine muhtaç varlıklar olarak yazarın kaprisi, mütercimin nazı, yayınevinin ticari kaygısı, okurun ihaneti üzerimizden bir silindir gibi geçiyor! O kadar çok kitap süslendirilip okuyucunun tüketimine sunuluyor ki, kitapçılarda, fuarlarda, imza günlerinde kuyruklar oluşabiliyor. Tüketilen her nesnede olduğu gibi, kitabı da tüketen bu anlayışın bir kıymeti harbiyesi yok! Lakin kıymeti haiz kitapları okurdan esirgeyenlerin –ister yazar, ister mütercim, isterse yayıncı olsun- büyük bir vebal altında olduklarına kuşku yoktur. Yayınevlerinin de okura acı yaşatarak beklenen kitapları neşretmek yerine, “çoookkk satan” kitaplar yayımlayarak gazetelere ve televizyonlara haber konusu olmakla övünmeleri pazara dönük bir şovdan başka nedir ki!

Bazı yayınevleri de vardır ki, okura saygılıdırlar, nitelikli kitaplar neşrederler fakat kitap okurun eline geçene kadar canlarına da okurlar! Çok sayıda ciltli olan eserlerin ilk cildini yayınlayıp, diğer ciltleri tamamlayana kadar okurun sabrını tüketirler. Yazarı ararsınız çok yoğunum der, mütercimi ararsınız akademik çalışmalarım var der, yayınevini ararsınız yazara mütercime suçu atar. Okurun suçu ne diye sorduğunuzda haklı olarak onların da söyleyecek sözleri vardır: Okur da nitelikli kitaplara fazla ilgili göstermiyor. Tasavvuf tarihinin en mühim bir eseri yayınlanıyor, İlahiyat Fakültelerinin ilgili bölümleri mezkûr esere ilgi göstermiyor. Durup bakıyorsunuz, ortada bir kitap acısı var ve okuyucusunu bekleyen kitabın acısıyla kitabına kavuşma acısı yaşayan okurun acısı birleşerek büyük bir acıya dönüşüyor.

Kitabın acısı kalbine düşmüş okurun tesellisi, yayıncının insafa gelmesi için duadır; duanın gücüne inanarak yayıncının pazar kaygısından uzaklaşıp, yaptığı işin ne kadar mukaddes bir iş olduğunun farkına varmasını istemektir. Mesela İbn Arabi dile gelip: “Ben ömrümü İslami ilimlere hasrederek benden sonraki insanlara onlarca cilt kitap bıraktım. Sizler benim kitaplarımdan para kazanıyorsunuz, ben sizden tek kuruş karşılık beklemiyorum, tek beklentim kitaplarıma layık tercüme ve yayın titizliği göstermektir” dese, yayıncılar ne derler acaba? İbn Arabi ve benzeri zatların kitaplarının mirasçıları sadece onun eserlerini yayınlayan yayıncılar değildir şüphesiz, onların eserlerinin kıymetini bilen her okur mirasçılarıdır. Bu bakımdan yayıncılar bu kitapları neşretmekle, okurlar da okuyup bihakkın istifade etmek üzere aynı titizliği, aynı hassasiyeti göstermek mecburiyetindedirler.

Böylece kitabın acısı, bir nebze teselliye dönüşebilir ancak.

www.okumayeri.net ‘ten alınmıştır.

Diğer Yazıları