Menu
HATIRLAMAK VE UNUTMAK
Deneme/İnceleme/Eleştiri • HATIRLAMAK VE UNUTMAK

HATIRLAMAK VE UNUTMAK

Hatırlamak mı istersiniz unutmak mı, dense insanlara; birini isteyenler diğerini isteyenlerden az olmayacaktır. Aslında gündelik hayatta çokça başvurduğumuz ikili karşılaştırmalar ne kadar gereksiz ve anlamsızsa böyle bir soru da o kadar gereksiz ve anlamsızdır.

Peki neden?

Ne hatırlamak unutmaktan ne de unutmak hatırlamaktan azade de ondan. Sanılır ki, karşıtlıklardan birini seçtiğimiz zaman ötekinden tamamen kurtuluruz. Bu seçmede, gizli bir esenlik hissi de yok değildir hani. Bir nevi, esenlik seçimidir yani yapılan. Oysa keyfî olduğu kadar göreceli bir tercihtir yaptığımız.

O halde; ne unutmaya bel bağlayalım ne de hatırlamaya. Zira her unutma aynı zamanda hatırlama, her hatırlama da unutma değil midir?

Bu noktada sözü kestirip atalım hemen: Tastamam öyledir; ancak kestirip atmakla kalmayalım ve devam edelim. Unutmaktan başlamaya, böylelikle hatırlamaktan da başlamış olmaya ne dersiniz? Soru şu: Neleri unutmak isteriz? Yanlışlarımızı, suçlarımızı, günahlarımızı...kendimizce olumsuz bulduğumuz her şeyi değil mi? Unutmak istediklerimiz, hatırlamak istemediklerimiz değil midir aynı zamanda; hatırlamak istediklerimiz de unutmak istemediklerimiz. En çok unutmak istediklerimiz, en çok hatırladıklarımız olmasın sakın!

İyi de, ne fark var öyleyse unutmak ile hatırlamak arasında? Ya da bir fark var mı sahiden?

Söyleyelim: Hatırlamak, ayıklamaktır. Ayıklamak, kusurlardan temizlemeye dönük bir eylemdir. Olanı kabullenip, ondan kendince bir seçim yapmaktır ayıklamakta asıl olan. Oysa unutmak, bir bakıma budamaktır. Budamak, olanı değil; olması gerekeni hedefler. Kendince biçimlendirmek çabasıdır yani öne çıkan. Hatırlamak, iyiye-güzele odaklı iken; unutmak, kötüye-çirkine odaklıdır. Aynı eylemin farklı tezahürleri bir bakıma. Bir farkla ki; unutmakta ‘olan’areddiye vardır. Halbuki reddetmek, bütüncüllüğü bozar.

Gitmek mi kaçmak mı demiştik hani. Hatırlamak, bütün içinde kalmayı seçmektir; ‘bütün’ içinden keyfî seçmeler yapmak. Yani gitmektir hatırlamak. Unutmaksa parçalanmaya açık olmaktır; bütünün kimi unsurlarını reddetmek, en azından onları görmezden gelmeye kalkışmak. Kaçış yani.

Unutmak kaçıştır. En başından, hatırlamaktan kaçış.

Peki nereye kadar?

Diğer Yazıları