Menu
tanrılar
Şiir • tanrılar

tanrılar

Bir uçurumun son hecesinden seslenirim
Dikiş tutmaz kederine
Sesim gecenin telvesinde töremize aykırı düşer
Gidelim buralardan diyorsun,
Silahlar doğrulmadan üzerimize
Belki dağların, tepelerin dorukları daha güvenlidir ne dersin?

Bir ihanetin bedelini ödemekten gelir ellerim ve ayaklarım
O vakit sinsi bir şüphe belirir,
Kamu vicdanı yaralanır,
Terziler telaşla sokağa dökülür,
Çocuklar yolunu bulamaz karanlık mısralarda
Burada, bu toplu mezar kuyularında
Tanrılar kimin bestesi icra etmektedir?

Badısaba eşliğinde
Denize gömecekler küllerimi hiç kuşkum yok
Çaresiz, bir denizaltı üzerimden geçecek
Tek tek hizasına gireceğim elbet,
Katılmaktan imtina ettiğim törenlerin
Olur olmaz düşlere heves etmeyeceğim bundan böyle
Peki ama söyler misin,
Tanrılar kimin sözcülüğünü etmektedir taziye evlerinde?

Teninin limanından hareket eden bir gemide olmalı mülteci yüreğim
Ardımda bıraktığım müsamere defterinde
Yazılıdır serencamı cahil cesaretimin
Dertli bir manzumeye öykünür muhtevası
O hadisler ‘marangoz’un mengenesinden çıkmıştır sehven
Değil mi ki gözlerimi dağlayacaklar şafak söktüğünde
Avazım çıktığı kadar bağıracağım,
Göç ederken kavmim silme feodalitenin üstüne.

Bir şövalyenin ilk dileğidir atını dörtnala koşturmak
Bu galiz şüphelerle baş edemeyeceğim
Fotoğraflar aldatıcı, yüzlerde sathi bir gülümseme beliriyor
Sana bir sır vereceğim belki bir oğul
Büyütürsün rahminden çıkmamış bir erk’i
İfşa edersin ya da yabancılar şubesinde giyinik bir orospunun sana öğrettiği gibi
Bakır bir tencerede kaynamakta cemiyetten sakındığın bakireliğin
Beni de bir günah say ya da Başbağlar’da bir katliam
Beynimdeki ur izin vermiyor satırları doldurmama
Kibrit kutusunun bile içini boşaltılmış kruvazör cekete sığmayanlar
Hadi kalk!
Metruk bir intikam var belki yarım asırlık
Alacaksan,
Al artık…

Diğer Yazıları