Akışkan ve yıldırım hızlı geçen bir yaşam öyküsü;
Yılların yorgunluğu daha çocuk yaşta yüklenir,
Değişmez hakikatin yükü omuzlarda belirir.
Bizim anlatımız bu, bazen sevinçli bazen hüzünlü.
Hercai harcadık dünü, kovaladık diğer günü,
İnsana has, müpteladır nisyana diye söylenir.
Hâlbuki özlemi vardır ötelerin, bilen bilir.
Bir gün bir dost çıkagelir, yoktur söyleyecek sözü
Ses ver dersin, bağırmaz haykırmaz yüzüne, ansızın,
Çıkagelir… Dur dersin, alır götürür, dinlemeksizin.
Çıkılır bahanenin olmadığı yeni bir yola
Oysa henüz alışılmadan yolculuğa, yenisi…
Kısa bir serüven… Göz açıp kapama… Sona erdi.
Yeni hikâyeler başladı, bilinmez diyarlarda.