Bağışı sonsuz Tanrım beni bağışla n’olur
Yakarışım sanadır mihnetim yok kimseye
Bu çöllerin sıcaklığı bu insan yalnızlığı
İyi ki var içimde iyi ki herşeyin bir karşılığı
İyi ki elimden tut n’olur bu gece karanlığı
Dedim ben ağlamıyorum doktor kalbim ağlıyor
Hasta değilim doktor siz hasta mısınız yoksa
Tabii sizin yoktur bir doktora falan ihtiyacınız
Anarşi doğuracak sözler söylemek istemiyorum
Terör uzmanı değilim bu sokak çıkmaz sokak
Teoriler; ortalığı karıştırıyor bu tuhaf gibi işler
Bu baş ağrıları bu soysuz hezeyanlar.
Bu oyunu sevmedim içimi daraltan bir şey
Bunu bitirse bitirse kuşlar bitirir ancak
Çünkü sever kuşlar gökyüzünde uçmayı
Uçmayı ister pençelerinde küçük taşlarla
Kudüs semalarında zikir, Beytüllahim’de dua
Mescidi Aksaya selam
Selahaddine selam
Taş atan çocuklara selam
Tanrım; Beni İsrail kendini helâk ediyor.
Orada Musa ve yol arkadaşı, orada ölü deniz
Orada ilahi bir ritim olarak var olan rüzgâr
Kenan İli, Yakubun gözyaşları, ey kanlı gömlek
Dünyayı gör ve çık artık bedeninden
Cennetin ve cehennemin hakkı için
Kıldan ince köprünün hakkı için
Gazabın hakkı için rahmetin hakkı için
Mahşer günü hakkı için
Bunu düşün bunu bil bunu yaşa bunu gör.
İnsan, insan olarak vardır çünkü dünyada.
4 Temmuz 2007 - Çarşamba, 23.17