Ürktüm masadan
kırılan ayaklarını onaran
Madde karanlık madde flu
Ekmeğimle gökyüzü arasında boşluk
Ekmeğimle buğday yoğurtan
Yoğuldum mide asidi gibi karartan deriye
Ağlamam için bir tütsü bir evham yeter.
Ürktüm masadan
Ayakları oynak, hızla yunan
Havayı temizleyen, maddeyi onaran
Hız ki bir sincap, hızarla aynı hizada
Kesilmiş bir ağıt bir başı var bir gövdesi
Yanakları kabarmış lüle saçlı
Oyuk burunlu hayvan benim.
Ben yoksa ayın temiz altında
Kukla oynatan kumul kertenkelesi
Unutsam bir masanın altında geçtiğim kendimi
Bir şey söylemek için toprak yutmaktan
Lale nefesinden buğu yapmaktan
Hızar sesinin hoş namesinden
Memesinden, gürgeninden, sincabından, terinden
Ben yoksa güneşin yeni altında
Eski kıyafetlerini giymiş bir mendil
Dilenmiş bir dilsiz edasıyla mahzun.
Ürktüm masadan kırılan ayaklarımdır
Unutulmuş bir testis lekesi gibi bakan duvara
Kırık dökük yedi nokta sekiz
her tarafı gümüş bir ayrıntı
Sarkıtılmış bir ehram duvarı
Şair, 1992 doğumlu. Okul hayatının tamamını Konya'da tamamladı. Kahramanmaraş'ta fen bilgisi öğretmenliği yapmakta. Evli ve bir kız babası. Daha önce Fayrap, Mahalle Mektebi ve Sahaf dergilerinde şiirleri yayınlandı.