
Bir taş çatladı geceden,
sesi, bir kuzgunun gözbebeklerinden yürüdü içime.
dilini unutan bir çığlık gibi
savruldum kabuksuz hatıralara.
göğe değmemiş bir dua kadar eksik,
ve toprağa dönmeye hevesliydim artık.
oysa insanlar
birbirine benzeyen gölgelerden ibaret,
birbirine küsken, aynı dili ezberleyen.
tenleri birbirine çarpınca bile
hiçlik sızıyor aralarından.
kuzgun bilir,
karanlığın bir dili yoktur
ve bazen en hakiki şey,
hiçbir şey söylemeyendir.
insan ise
süslü boşluklarda büyür.
her gülüşte bir düş kırıklığı,
her sevgide bir yalanın tortusu var.
bense,
kanadını unutan bir kuzgunum belki,
uçmaktan değil
yeryüzüne inanmaktan yoruldum.
gözümde hâlâ o ilk düşüşün yankısı:
bir insanın gözünden kendine düşmek.
ve o çukurdan yalnızca kuşlar çıkabiliyor.
belki de biz,
küllerine bile sadık kalmayan yaratıklarız
ve onlar,
ölüme bile siyah giydirenler.
1997 Manisa doğumlu. Dokuz Eylül Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Ana Bilim Dalında, Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği bölümünden mezun oldu. İzmir’de bulunduğu sıralarda Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nda görev aldı. Türkiye Radyo Televizyon Kurumu’nda muhabir olarak çalışmaya başladı. Halen TVve radyo kanallarında sinema programları yapmakta. Lise öğrenimi yıllarından bugüne öykü ve şiir kaleme alıyor.