Seyre daldım da şehrin ağarmış yüzü
Bir inilti gibi girdi yüreğime
Öyle kasnak bir uğultu sardı etrafımı
Bana suskunluk kadar acı veren
Sol yanımda bir kıyamet peşrevi
Bir uşşak melodi tarzında seyirdi gözüm.
İki gözüm; bir yakadan diğer yakaya
Zorlayacak hangi kuvvet kalmıştır
Zaten ışkın bir yalnızlık olarak
Göğsümüze sokulan bıçaklar
Kanırtabilir mi diyecektim
İçimizdeki merhameti.
Niye yıldız kümesi içinde
Benim yıldızım olmasın
Benim yüreğim
Kara sevdalı başım.
Bir yanlışlık var sanki
Yaşadığım bu çağda
Bilemiyorum.