GECE KADIN

Yağmur yağıyor…

Orantısız bir güç gibi

                yüreğime yağıyor fısıltılar

Kapı çalıyor…

Açıyorum, boşluk…

Yine duymuşumda duymamışım ya da duymamışta duymuşum.

Boşluğa açtığım nice kapıdan biri…

çıkar gelirsin belki…

Nafile istekler benimkisi…

Yağmur yağıyor, karanlıktan süzülürcesine çıkıyorsun.

Ayakların değiyor suya bir taş atımında çıkan dalgalar gibi

Kırmızı rugan papuçların yok…

His benimkisi, aklı başından alınmış bir sezgi

Islaksın… Sırılsıklamsın.

Yağmura olan ilgin sıklam etmiş seni.

Nasıl fark etmedim.

Ah ediyorum kendime.

Saçlarından akan damlalar karışıyor yaşlarıma.

Tuzlu bir tat bırakıyorsun ürperti gibi

Sıklamsın hem de sırılsıklam…

Gözlerimi istemez gibi

Damlıyor yaşların çukurlarıma.

Sımsıkı sıkıyorum gözlerimi

Gerçek misin yoksa boşluğa bir kapı.

Kıvrım kıvrım kıvrılmak istiyorsun

Feth etmediğin yerim kalmasın istiyorsun

Elçinsiz, tekinsiz, buyruksuz bir saldırganlıkla

Yağıyor

            Yağıyor

                        Yağıyorsun

Gece kadın

Karanlık giymişsin geldiğin geceye nispet

Etekleri karanın

            geceye ve suya teşne

İnce bileklerin kuşatıyor omuzlarımı

Sımsıkı

            sanki yeterince yokmuş da

Göğsüme bastığım, bastırdığım acı gibi

ince parmakların nasırlarımda.

Patrick bile senden yana

Karanlıktan sesi duyuluyor bir kontrbas gibi

Kaba ve buyurgan…

Zifiri bir zil çalıyor

Bir çaba benimkisi

            geceye düşmüşüm kalkmıyorum.

Bu yüzden yağmura

            sadece bu yüzden

                        gece diyorum..