KENT SOSYOLOJİSİ DERSLERİ IV

Kent Planlaması

Ihlamurlu o sokağın anısına

Size de olmuştur.

Kaybolmama izin vermeyen şehir planlarına rağmen bazen…

Nadiren de olsa küçük bir sürpriz gibi…

Amaçsız dolaşırken yahut bir macera peşindeyken…

Ansızın gelen fikirler, hani bir gün önce unuttuğun ve hatırlamakta zorlandığın o kelime veya

oyuncunun adı gibi birden hatırlanıveren…

..

Denize yakın bir mahallede büyümüş ve uzak düşmüşsündür. Yüzmekten ziyade seyretmek

için kıyıya inenlerdensindir. Haritada; yanında yöresinde su olmayan bir yerdesindir

–bahanesi mecburi görev olsun- ama engel olamazsın ya! Aklın bilir fakat kalbin inatla

reddeder. Yine de umarsın…

VEYA

Dağdan yana cömert, denizden yana mahrum, ırak mı ırak o coğrafyanın çocuğusundur. İlk

defa geldiğin o şehirde -bahanesi okul olsun- elinde adres kâğıdı, yanlış sokağa girmişsindir

ve karşında koskoca mavilik. Ne zaman yeni bir şehre gitsen, yabancısısıysan… İçini

gıcıklayan o soruyla bilmediğin o sokağın başındasındır. Sonu…

Kokusu, dokusuyla… Evet evet burası, bir yerlerden hatırlanası… İşte o sokaktan

bahsediyorum.

“Girdiğim bazı sokaklar, sonu denize çıkacakmış hissi uyandırıyor bende.”

Yalnız olmadığımı söyleyin, lütfen.

Size de olmuştur di mi?