Bir hikaye olabilirdi bu
mırıldanmanın eşiğinde bir hikaye
bilirdi
görseydi çizgisini eşiğin
yutkunmadan çok öncesini, çağırmazdı
kurumuş gürültüyle çağrılan bir sen misin?
sadece bir bak sadece gürültüye
öyle ya da böyle, sempatik
bir kuyu olabilirdi bu
kenarından geçtiğin, göze aldığın düşmeyi
korkunç bir telaşla koşuyorsun pıtı pıtı
düşemeyeceksin, asla yeterince
kalmamış usâresi kuyunun
öyle ya da böyle, trajik
kalemime düşen koygun çıkışların
sonra hatta inişlerin
yok mudur merdiveni yangının
baktın çalım satıyor öteki
bozuk gülüş, bükülmüş dudak
iyice kavra
gömlekleri ütüsüz asan da kim?
öyle ya da böyle, çok panik
istiflenmiş onca kelime, kokusu burnumda küf
o son kelimeyi söylemeyecektim
bir kalmak acısı mı diyorlar buna?
şiir yazmak ilk kimin fikriydi?
bedduası bu,
elden ayaktan düşen hikayenin
öyle ya da böyle, kabul et!
ilk şiirler, hatrına.
Malatyalı. İlahiyat mezunu. Halen çocuk gelişimi okuyor. Öykülerim bazı dergilerde yayınlandı, öykü ve şiir yazmakta.