- F. Schuon’u hatırlayarak -
Zaten bakmadı ve bakmazhiçbir ölümlüye
sonsuz kara saçlarıyla her an
bize bin bir oyunlar oynayan
zalimliğini Havva’nın çocuklarının uydurduğu
o öğretilmiş Harfler kutsal buradan
o başka yerlerde tanrıça.
Onun insan,
her sonluyu ister dişi ve erkek
herkesin yalınayak ve çıplak
yürüdüğü
herkesi korkununve dehşetin bürüdüğü
bir gri ve bitimsiz ve kasvetli kafileden
karanlık ve sûret ve ad seçilmez bir kafileden
başlattığını unuttu.
Âdem’e düşen
iri kan damlaları gibi ter taneleriyle
her çaresiz gövdede kuduran
- gövdeleşince hemen orada buluşan-
yakan ve susatan rüzgarlardı.
Âdem’in soyuna yani çamûra
her çare baştan uzaktı.
Dün ne kadar küçükse İyonya
bugün o kadar küçük dünya
insan unuttu arz-ı mev’ûd ne
nedir golgota.
- Corruptio optima pessima -
Çok şükür
kralın Kral olduğunu
annelerinden öğreniyor çocuklar
her kayan yıldız hâlâ sevindiriyor geceyi
doğurgan toprakları
yahut denizi mesela…
Çok şükür hâlâ gök sevinçle karşılar
her sevecen eylemi:
birden düşer yapraklara serin çiğ taneleri
dağların döl yatağında altına durur demir
nice kayayı yarar itaatkar güllerin azameti…
Çünkü sabırla bekleniyor
beklenmesi gereken
çünkü
kimi liman kentlerinde korkuyu doğuma kardeş yapan
kimi liman kentlerinde genzi yakan sisler içinde
vakti değil henüz bir işaret yok
kimi başlardan gizlice göğe yönelen
ne de herkesin tuhaf dediği
bir hiss-i kablel-vuku.
Şükür ki yakın olan
çözülmesidir çaputların burada
çıksın diye gizlendiği koyundan
yepyeni bir Yed-i Beyza.
Güneş kulağı kiriştedir şimdi döner
kükreyen bir arslana
çoktan karışmıştır ekmeklerin
ve çocukların arasına
başında dikenden taç
güneşin eşi bir taç
arslanın eşi bir taç
kudretin eşi bir taç
tetiktedir İsa.
Yolların sonunun mührüdür İklîl
yolların sonunda Ahirdir Evvel.
Laedrî