Menu
İKLİMYA/ KALBE DÜŞEN HÜZÜN DAMLASI/ 7
Şiir • İKLİMYA/ KALBE DÜŞEN HÜZÜN DAMLASI/ 7

İKLİMYA/ KALBE DÜŞEN HÜZÜN DAMLASI/ 7

Gözleri istanbul olan şimalli güzele...

Kalemle öğreten adına,
Ayn, şın ve kaf’ın hatırına...
Destursuz girilmezmiş aşk dergahından.
Anne sütüne bandırılmış
Bir Bismillahla geldim kapına.
Aç kapını İklimya’m,
Barbar göçlerinden bu yana
Nice türküler yazdım adına.
Mevsimler gelip geçti üstümden,
Aç kapını İklimya’m,
Taze baharlar getirdim sana.
Ağızlara mil çekilmiş sözcüklerden
Devşirdim tüm şiirlerimi.
Günahlardan sıyırıp çıkardım ellerimi.
Tutsan ya ellerimi,
Gönlümde bir nilüfer açacak.
Ya da tut ruhumu nolur,
Canım ha çıktı ha çıkacak.
En çok sana yaklaştım,
En çok senden kaçarken.
En son sana vardım,
İlk senden giderken.
Adem’in duasıyla yöneldim,
Yunus’un pişmanlığı ile gizlendim,
İbrahim’in ateşi ile sınandım,
Eyyüb’ûn sabrına dayandım.
Sigara dumanlarına katık ettim
Dermansız yokluğunu.
Kırık kalemlerle yazdım
Yusuf’un kuyusu kadar boşluğunu.
Nice cehennemden çağırdı hayalin,
Nice vuslatlara kilit vurdum,
Geçen her kervana
Yusuf’un gömleğini sorar gibi
Seni sordum.
Gel artık İklimya’m.
Gel ki,
Akşam ve sahur arasında,
Şükür makamında,
İftar sevincim ol.
Buz tutmuş kalbimden
Güneş ol, içime dol.
Dağlar yürütülmeden,
Yıldızlar dökülmeden,
Denizler köpürmeden,
Ölüm yapışmadan yakama,
Son nefes çıkmadan ruhumdan,
Gel...
Bu kadar acı,
Dayanılır gibi değil.
Unutturma kendini İklimya’m
Ölüm senin kadar uzak değil...