Menu
EYLÜL LEYLEKLERİNE SESLENİŞ
Şiir • EYLÜL LEYLEKLERİNE SESLENİŞ

EYLÜL LEYLEKLERİNE SESLENİŞ

Eylül ayaklarıma postunu giydirirken

bambaşka bir yüzüm olurdu

doğum pastalarında

koparılan çiçekler sonbaharı doğururdu

bakire yağmurlar

değerdi sarışın ellerime

çıkılmış merdivenlerde kalırdı hüznüm

o son basamakta

ihtiyar gövdem solurdu

en yalnız dudaklarımı değdirdiğim

ayna önlerinde

yabancı bir ölüm takınırdı yüzüm

kırık aynalarda kuşlar dururdu.


Ey eylül leylekleri!

Ey soluduğum havaya karışan

yaralı kuş sesleri!

Postumda duran mermi izlerine düşen

kuşların kan lekeleriyle renklenirdi yüzüm

kalabalık sokaklarda şiddet

en kanunsuz yanağını gösterirken

kadının olmaması gereken

bir gezegen keşfedilmeliydi

yaşadığımız bozuk evrende

serbest bırakılırdı vahşet

televizyon önlerinde basardı küfrü mahalle.

“leylekler getirmiş olsa da

hamamböcekleri büyütmüştür bu adamları”


Kadın kanı karışmış

tırnaklarıyla öğürtürdü midelerimizi

kollarını sallaya sallaya

sallardı adalet terazilerini

“elimizden hiçbir şey gelmez”

der zaten mora bulaşmış dudaklarından

çaresiz bedenler.

Ey kadın ayaklarında duran utangaç dudaklarım!

Ey telefon direklerinde

kadın çığlığı duyan eylül leylekleri!

Getirmeyin ve deşmeyin

insan usumlarını

doğurtmasın sabah bu şiddet elleri

müjdesini istemesin

her halinden memnun sarhoş akrabaları

süslenmesin hastane bebek odaları

paslı jiletlerle kanatılsın sezaryen doğumlar

doğmasın,

doğmuş kadına doğru kalkacak bedenler

ve piç eller.

Eylül postunu geri aldı ayaklarımdan

üşüyorum

üşüyüşümde leylek müjdeleri

böcekler titriyor ellerimde.

(2019)

ABDULLAH

Mardin’in Midyat ilçesinde doğdu. Marmara Üniversitesi’nden mezun oldu.