bir şehrin hafızasında
kirlenmiş bir ömre yenildim ilk defa
sesimin sessizliğinde
küfle sildim alnımın terleyen atlarını
mevsimin yetirdiği her meyvadan
kalan çerçöpü bana
bana ekmek yerine taşın sert yanı
sunulduğu zaman
ne yağmur kavlatır derin yaramı artık
ne şiirime rayihalar sunulur..
kavmimden kovuldum kovulalı
sert rüzgarlara gerdim
göğsümün çetrefil direncini
atlar ve acılar büyütüyorum
ecza sürülmemiş yaralarımda…
bilim herşeye kadir deyip
koyardım ya inancımı aşkının kıta sahanlığında
işte o zamandan beridir
bir yurdum olmadı benim
gözlerinden başka…