20. yüzyılda başlayan bilgi devrimi bizi bilgi toplumuna, globalleşmeye iten temel olmuştur. Bilgisayar ve internetin yaygınlaşmasıyla evde oturup dünyanın öbür ucundaki arkadaşlarla eş zamanla konuşabilir ve dünyada olup bitenler hakkında bilgi toplayabilir ve bunu başkalarıyla paylaşabiliriz. Böyle bir gerçek içinde dar bir çevrede kalmayıp dünyayı görebilmek için geniş bir bakış açısına sahip olmalıyız.
Dünyaya açılmak için herşeyden önce geniş anlamıyla yabancıı kültürleri iyi bilmek ve tanınak gerekmektedir. Kültür ise tabii ki bir toplum görüntüsünü de içermketedir. Herkes tarafından kabul edilmelidir ki edebi eserler, bir toplumu ve bu toplumun kültürünü yansıtmaktadır. Yabancı ülkelerin değerli edebi eserlerini okumakla, bu ülke toplumu ve kültürü hakkında dolaylı da olsa bilgi ediniriz. Yabancı ülkelerin edebi eserlerini okumak bu anlamda önem kazanmaktadır.
Bu anlamda Türk edebi eserlerinin Kore’de tanıtılması, Korelilerin Türkiye’yi anlaması ve tanıması açısından son derece önemlidir.
Başka ülkelerle kıyaslanırsa, son zamanlara kadar Kore yayın dünyasının Türk edebiaytını tanıdığı söylenemez. Dünyanın başka ülkelerinde olduğu gibi Kore’de de Fransız, İngiliz, Rus ve Alman edebiyatının tanıtılması eski yıllara dayanmasına rağmen, Koreli okurlar Türk edebi eserleriyle ancak son 10 yıl içinde aktif olarak buluştular.
Ancak bu durum Türkiye’de tanıtılan Kore edebi eserleriyle kıyaslandığında nisbeten içi açıcıdır. Türkiye’de yayınlanan Kore edebi eserlerinin sayısının son derece az (yanılmıyorsam şu ana kadar 6 roman ve 1 şiir kitabı yayınlandı.) olduğunu göz önünde bulundurursak, Kore’de yayınlanan Türk edebi eserleri sayısının 20’ye varması, (Kore’nin değişik edebiyat dergilerinde yayınlanan Türk yazarlarının öyküleri hariç) Kore’de tanıtılan başka ülke eselerlerinin sayısıyla kıyaslandığında oldukça yüksek bir rakam sayılmalıdır.
Kore’de tanıtılan ilk Türk romanı, 1982 yılında yayınlanan Yaşar Kemal’in “İnce Mehmet” adlı romanıdır. Ancak bu roman doğrudan Türkçe’den değil İngilizce’den Korece’ye çevirilmiştir. Yaşar Kemal seksenli yıllarda dünya çapında ün kazanmaya başladığı için, bunun farkına varan Kore’nin bir yayınevi “Dünya Edebiayatı Serisi”ne bir Türk yazarı koymaya gerek duydu. Bu açıdan, yani Koreceye çevrilen ilk Türk yazarın kitabı olması açısından Yaşar Kemal’in romanı önem kazanmaktadır. Bu eserden sonra uzun süre Kore kitap piyasasında, Türk edebiaytndan çeviri eserler yer almamıştır.
Şimdiye kadar bir Türk tarafından Koreceye çevirilen bir Türk edebiyatı eseri bulunmamakta, hepsi Koreli çevirmenler tarafından Koreceye kazandırılmıştır. Kanımca bunun iki temel nedeni vardır. Birincisi, Türkler arasında Kore’de eğitim görüp Koreceyi bilenler olmasına rağmen bu kişiler çeşitli nedenlerden dolayı çeviri alanına yönelmemişlerdir. İkincisi, Kore’deki yayınevilerinin daha çok Türk edebiyatı uzmanı olan Korelileri tercih etmesidir.
Ayrıca çeviri son derece hüner gerektiren bir bilim dalıdır. ‘Çeviri bir ihanettir’, Alman filozofu Schelgel’in deyimleşmiş bu sözü çeviri işinin zorluğunu açıkça ortaya koymakta. Çünkü çeviri salt dilin değil, aynı zamanda esere sinmiş olan kültür, düşünce ve tecrübelerin de aktarılması anlamına geliyor. Özellikle öznel ve çokkatmanlı yazılmış olan edebi eserlerin çevirisinde daha da titiz olmak zorunluluğu hissediyorsunuz.
Çevirmen salt metnin anlamının yanı sıra, metin içindeki sosyal, kültürel, tarihi vb. boyuttaki bilgileri de algılamalı ve çözümleyebilmelidir. Bu da kolay bir işi sayılmaz. İkinci olarak metinleri güzel bir hedef diliyle çevirmek de başlıca bir zorluktur. Ayrıca doğrudan çeviri mi yoksa dolaylı çeviri mi bu ikisi arasında denge kurmak da oldukça zor bir iştir.
Şimdiye kadar Koreceye çevirilen Türk Edebi eserlerini topluca, yayınlama tarihine göre aşağıdaki gibi sıralayabiliriz :
1 İnce Memed I (ingilizce’den Korece’ye), Yaşar Kemal 1982, Joowoo, Jin Ju, Hong
2 Tehlikeli Masallar, Ahmet Altan 1998 2004, Joenunal, Nana, LEE
3 Yeni Hayat, OrhanPamuk 1999, Minumsa, Nana, LEE
4 Türk Masalları (Derleme) 2003, Goldenbough, Nana, LEE
5 Nasrettin Hoca (Derleme) 2003, Keun Namu, Yaung Jun, LEE
6 Yaşamın Verdiği Hediyeler, Cüneyt Suavi 2003, Min Media, Yaung Jun, LEE
7 Dudaksız Çiçek (İngilizce’den Korece’ye), Mevlana (Derleme) 2003, Munhak Suchup, Sung Yeal, LEE
8 Simdiki Çocuklar, Harika Aziz Nesin 2004, Prunsoop Nana, LEE
9 Benim Adım Kırmızı, Orhan Pamuk 2004, Minumsa Nana, LEE
10 Aldatmak, Ahmet Altan 2004, Hwangmae Nana, LEE
11 Nasrettın Hoca, Derleme 2005 Inter Media Yang Sup, Shin
12 Anıt Dikilen Sinek, Aziz Nesin 2005, Prunsoop, Nana, LEE
13 Masal Masal İçinde, Ahmet Ümit 2005, Prunsoop, Nana, LEE
14 Kar, Orhan Pamuk 2005, Minumsa, Nana, LEE
15 Yılanı Öldürseler , Yaşar Kemal, 2005, Munhak Jisoung, Eun Kyung, OH
16 Vanilya Kokulu Mektupları, Sevim Ak 2005, Prunsoop, Nana, LEE
17 Beyaz Kale, Orhan Pamuk, 2006, Munhakdongne, Nana, LEE
18 Kara Kitap, Orhan Pamuk 2007, Minumsa, Nana, LEE
19 Puslu Kitaların Atlas İhsan Oktay Anar 2007 Munhakdongne, Nana, LEE
20 Puf, Pufpuf, Cuf, Cufcuf, Sevim Ak 2007, Prunsoop, Nana, LEE
Bu listeye göre doğrudan Türkçe’den Korece’ye çevirilen eserlerin sayısı 18, İngilizce’den Korece’ye çevirilen eserlerin sayısı 2 dir. Ayrıca roman ve şiir türünden başka, Türk edebiyatını topluca gösteren edebiyat tarihi çeviri kitabı bulunmamaktadir. İlmi değeri yüksek olan Türk kültür ve edebiyat tarihi kitaplarının iyi bir çevirmen tarafından çevirilmesinin bilimsel açıdan son derece büyük bir katkıda bulunacağı kanısındayım.
2006 yılından itibaren T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, TEDA Projesi kapsamında Türk edebiyatını dünyaya tanıtmak için uzmanlara maddi destekler vermeye başlamıştır.
Söz konusu kurum, yetenekli çevirmenleri seçip, Türk edebiyatından iyi örneklerin Koreceye çevirilerek yayınlaması için destekte bulunarak bu alanda çalışma yapanları teşvik edici bir gayret göstermektedir. Bu projenin gerçekleşmesinin, geç de olsa, Türk edebiyatını yurtdışında tanıtmak açısından son derece yararlı ve yerinde bir atılım olduğu düşüncesindeyim.
Mühim olan bu projenin uzun vadeli olarak Türkiye dışındaki Türk edebiyatı uzmanları ve çevirmenleri yetiştirmeye gayret göstermesidir. Ayrıca sırf devlet aşamasında değil özel sektör de Türk edebiyatını yurtdışına tanıtmak için destekte bulunursa Türk edebiyatına meraklı olan dünyalılara çeşitli eserleri tanıma şansı vermiş olacaktır. Türkiye’nin gücünü ve değerini dünyaya tanıtmanın en hızlı , en etkili ve en kestirme yollardan biri, Türk kültürünü edebi eserler aracılığıyla dünyaya tanıtmaktır kanısındayım.
NANA LEE, Dr., Hankuk Yabancı Diller Üniversitesi, Türkoloji Bölümü Öğretim Üyesi, Güney Kore
(BU YAZI, HECE EDEBİYAT DERGİSİ, ARALIK 2007, SAYI: 132'DE VE EDEBİSTAN'DA EŞ-ZAMANLI OLARAK YAYINLANMIŞTIR)